BİR GREV’İN TOPLUMSAL ANATOMİSİ
İstanbul Maltepe Belediyesi işçileri belediyenin kendilerine önerdiği işçi ücretini beğenmeyip greve çıkmışlar. Bu grev olayından sonra sosyal medyada çeşitli görüşler ortaya çıktı. Hatta İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilçedeki çöpleri İBB olarak toplamaya başladı.
Bu görüşlerin altındaki yorumları okudum. Bu görüşlerin en makul olanı şöyle ifade ediliyordu:
“Sevgili CHP li Belediye Başkanlarımıza
Normal şartlarda grev tüm çalışanların hakkı olduğunu gerek duyulduğunda mutlaka grevlerin yapılması gerektiğini savunan ve destekleyen biri olarak
Ülkemizin böylesi hassas dönemden geçtiği bu süreçte CHP li belediyelerde çalışanların grev kararları alarak karşı cenaha koz vermelerini şiddetle kınıyorum.
Özellikle İstanbulda CHP li belediyelerde alınan grev kararlarını hayret ve ibretle izliyorum.
CHP li belediyelerde greve gidenler AKP li belediyelerde olsa bırakın greve gitmeyi grev söylemini bile ağzına alamaz, alsada kafasında jopu kolunda kelepçeyi görür.
Böyle bir süreçte greve gidenler yada greve götüren sendikalar önümüzdeki seçim sürecinde AKP yönetim anlayışının devamını isteyen anlayışla eş değer olduğu gibi gündemin belediyeler üzerinden değiştirilip CHP nin çöp olduğu söylemlerine zemin hazırlıyorlar.
Siz CHP li belediye başkanlarımıza düşen acilen kamuoyuna CHP li belediyelerle AKP li belediyelerdeki ödenen maaşları açıklamaktır.
AKP li belediyelerde çalışanlar kaç ₺ alıyor, CHP li belediyelerde Çalışanlar kaç ₺ alıyor aradaki fark ne kadar, şimdiki durumda belediyelerimiz ne maaş teklif ediyor sendikalar ne istiyor bu konuda açıklama yaparak kamu oyunu bilgilendirmeleri gerekir.
CHP li belediyeler AKP li belediyelerden daha fazla maaş vermesine rağmen grev kararı alanlar kamuoyunda farklı algı oluşturuluyor.
Sözen döneminde yaşanan ayak oyunları sonucunda yaşadıklarımızı bir daha yaşanmasının düşünülmesi bile akıl işi değil.
Önümüzdeki seçim sürecine zarar verecek türden ALGI oluşturulacak hiç bir şeye müsade edilmemelidir.
Bu süreç o süreç degildir, bu süreç cumhuriyete düşmanlık besleyenlerin eline koz vermek olmamalı onların yaratacakları Algı süreçlerini bozma süreci olmalıdır.
Önümüzdeki seçimlerde Ülkenin yönetimini alalım şu ucube sistemden kurtulalım grevlere de gerek kalmayacak. Yandaşa akan musluklar kesildiğinde ülke nefes alacak 83 milyon insan zenginliğe , huzura ve mutluluğa kavuşacaktır.
Tüm sosyal demokratların duyarlı duruş sergilemeleri ülkenin geleceğinin güvencesi olduğunu unutmayın.
Saygı ve sevgiyle. Ramazan T.
(Yazı sahibinin haberi olmadığı için açık adını yazmadım..)
Yukarıdaki yazıya ilk bakışta yüzde yüz katılıyorum. Biraz düşününce ne kadar vicdansız olduğumu görüyorum!
Acaba; işçiler ne istiyor, işveren ne veriyor, arada ne dolaplar dönüyor?..
İktidarda olsanız:
Emeklilikte Yaşa Takılanları emekli eder misiniz?
Bayramlarda ikramiye verir misiniz?
Asgari ücreti gerçekten yaşanılır düzeye çıkarır mısınız?
Taşeronluğa son verir misiniz?
Yolsuzluk, Rüşvet, adam kayırma, doğayı tahrip son bulur mu?
Çalışanların %60'ı asgari ücretli olmaktan(CHP'li Belediyelerde de girdi - çıktı yapılarak çalışanın kıdem alması engelleniyor.) kurtulur mu?
Parti içinden başlayarak gerçek demokrasiyi "gerçekten" kurar mısınız?
Yoksa:
"bunlar 150 adaydan 15 kişiyi yönetime seçemezler." diye çarşaf yerine Blok listeyle ilelebet seçim yapmaya devam mı eder siniz?
Atatürk bizim gibi düşünseydi... Devrimler yapma zahmetine katlanır mıydı? Tüm dünyadan önce kadınlara seçme-seçilme hakkı verir miydi?
Sahi…
Siz: “Güçlendirilmiş parlamenter sistem”i ve “2. Yüzyıl Beyannamesi”ni kimlerle kuracaksınız?
Şu ülkede yaşadığımız her türlü rezalete rağmen iktidarın yüzde kırklarda gezen oyunu neyle açıklıyorsunuz?
Dokunun insanlara, dokunun!
Dinleyin onları, koklayın, sevin!
Birlikte yürüyün, birlikte ağlayın!
Yapamıyorsanız;
Olmanız gereken yerde olun!
Rahat bırakın,
Umudunu yesin.
Ne dersiniz? " Asalım" mı Maltepe Belediyesi işçilerini, "besleyelim” mi?
28.02.2021 İSTANBUL Nihat MÜRŞİTPINAR